- Vizyon Tarihi: 21 Kasım 2025
- Film Kategorisi: Korku, Gerilim
- Yönetmen: Osgood Perkins
- Senarist: Nick Lepard
- Yapımcı: Oddfellows Pictures, Range Media Partners, Wayward Entertainment
- Oyuncular: Tatiana Maslany, Rossif Sutherland, Erin Boyes, Birkett Turton, Claire Friesen
- Ülkesi: ABD / Kanada
- Platformlar: Sinema
Keeper: Ormanın Derinliklerinde Kaybolan Bir Potansiyel mi?
2025 yılı korku sineması açısından oldukça hareketli geçerken, türün meraklıları için takvimlerde işaretlenen en önemli tarihlerden biri 21 Kasım’dı. Bunun sebebi şüphesiz, “Longlegs” ve “Gretel & Hansel” gibi yapımlarla kendine has, tekinsiz ve atmosferik bir sinema dili oluşturan yönetmen Osgood Perkins‘in yeni filmi **”Keeper”**ın vizyona girmesiydi. Ancak beklentiler ve gerçekler arasındaki uçurum, sinema salonundan çıkan izleyicileri ve eleştirmenleri ikiye bölmüş durumda. Meleksah.com olarak, bu hafta vizyona giren ve tartışmaların odağına yerleşen Keeper’ı tüm detaylarıyla masaya yatırıyoruz.
Tekinsiz Bir Yıldönümü: Filmin Konusu ve Hikaye Örgüsü
Korku sinemasının en sevdiği (ve belki de en çok tükettiği) “orman içinde ıssız kulübe” temasını merkezine alan Keeper, kağıt üzerinde klasik ama işlevsel bir formülle yola çıkıyor. Hikaye, ilişkilerinin yıldönümünü kutlamak ve şehrin gürültüsünden uzaklaşmak isteyen Liz (Tatiana Maslany) ve Malcolm (Rossif Sutherland) çiftine odaklanıyor.
Romantik başlayan bu kaçamak, çiftin yolları üzerindeki, mimarisi ve atmosferiyle daha ilk bakışta “ben tekin değilim” diye bağıran gizemli bir kulübede konaklamaya karar vermeleriyle yön değiştiriyor. Başlangıçta doğayla iç içe, huzurlu bir hafta sonu gibi görünen bu plan, gecenin çökmesiyle birlikte klostrofobik bir kabusa dönüşüyor. Kulübe, sadece ahşap ve taştan ibaret bir yapı değil; geçmişin karanlık sırlarını duvarlarına hapsetmiş canlı bir organizma gibi davranmaya başlıyor.
Senaryo, bir yandan kulübenin lanetli geçmişinden yükselen somut bir dehşeti işlerken, diğer yandan Liz ve Malcolm’un ilişkisindeki çatlaklara, söylenmemiş sözlere ve kırılgan gerçeklere ayna tutuyor. Ancak filmin asıl sorunu tam da bu noktada başlıyor: Dışarıdaki canavar mı daha korkunç, yoksa içerideki sırlar mı? Film bu dengeyi kurmaya çalışırken, ne yazık ki tempodan ödün veriyor.
Osgood Perkins Sineması ve Beklentilerin Altında Kalan Bir Vizyon
Osgood Perkins, atmosfer yaratma konusunda modern korku sinemasının dahi çocuklarından biri olarak kabul ediliyordu. Özellikle sessizliğin kullanımı, geniş açılı tekinsiz kadrajlar ve yavaş yavaş (slow-burn) tırmanan gerilim onun imzasıydı. Ancak Keeper, yönetmenin filmografisinde ne yazık ki “kariyerin dibe vuruşu” olarak nitelendirilebilecek bir noktada duruyor.
Film, Perkins’in önceki işlerindeki o boğucu ve rahatsız edici atmosferi yaratmakta zorlanıyor. Beyazperde eleştirmenlerinin de belirttiği gibi, film “yetersiz” bulunarak 2.0 gibi düşük bir puanla açılış yaptı. Bunun temel sebebi, yönetmenin atmosfer kurmak adına hikayeyi gereğinden fazla yavaşlatması ve finaldeki o beklenen vurucu etkinin bir türlü gelmemesi. İzleyiciyi germek ile sıkmak arasındaki ince çizgi, Keeper’da ne yazık ki aşılmış görünüyor. Nick Lepard’ın senaryosu, korku klişelerine o kadar sadık kalıyor ki, türü bilen izleyiciler için sürpriz faktörü tamamen ortadan kalkıyor.
Oyuncu Kadrosu ve Performans Analizi: Enkazı Kurtarma Çabası
Filmin aldığı olumsuz eleştirilere rağmen, parantez açılması ve hakkının verilmesi gereken en önemli unsur kesinlikle oyuncu kadrosu.
Tatiana Maslany (Liz): “Orphan Black” dizisindeki efsanevi performansıyla tanınan ve Emmy ödüllü oyuncu Tatiana Maslany, Liz karakterinde yine oyunculuk dersi veriyor. Senaryonun yer yer sığlaştığı anlarda bile, Maslany yüz mimikleri ve beden diliyle karakterin yaşadığı dehşeti izleyiciye geçirmeyi başarıyor. Liz’in başlangıçtaki neşeli halinden, hayatta kalma içgüdüsüyle hareket eden bir savaşçıya (veya kurban) dönüşümünü izlemek, filmin en tatmin edici yanı. Maslany, vasat bir senaryonun içinde bile nasıl parıldayabileceğini kanıtlıyor.
Rossif Sutherland (Malcolm): Donald Sutherland’in oğlu ve Kiefer Sutherland’in kardeşi olan Rossif Sutherland, Malcolm rolünde karizmatik ama bir o kadar da tekinsiz bir portre çiziyor. Partneri Maslany ile kimyası oldukça tutmuş. İlişkilerindeki gerilimi yansıttıkları diyalog sahneleri, filmin korku sahnelerinden daha inandırıcı. Sutherland, karakterin içsel çatışmalarını abartısız, doğal bir oyunculukla sergiliyor.
Yan rollerde izlediğimiz Erin Boyes ve Birkett Turton ise kısıtlı ekran sürelerine rağmen hikayenin gizemini besleyen performanslar sergiliyorlar. Ancak ana yük tamamen Maslany ve Sutherland’in omuzlarında.
Korku Sinemasında “Ormandaki Kulübe” Klişesi
Keeper’ın en büyük handikapı, yüzlerce kez işlenmiş bir temayı (Cabin in the Woods) alıp, üzerine yeni hiçbir şey koyamaması. “Evil Dead”den “Cabin Fever”a kadar uzanan bu alt tür, yenilikçi bir bakış açısı gerektirir. Keeper ise 2025 yılında hala “bodrumdan gelen ses” veya “ormanda görülen silüet” gibi 90’lar sineması numaralarına başvuruyor.
Görüntü yönetmeni Jeremy Cox’un ormanın kasvetini yansıtan karanlık sinematografisi ve Edo Van Breemen’in gergin yaylılardan oluşan müzikleri teknik anlamda başarılı olsa da, bu teknik başarılar hikayenin yavanlığını örtmeye yetmiyor.
İzlemeye Değer Mi?
Eğer Tatiana Maslany’nin oyunculuğuna hayransanız veya “konu ne olursa olsun ormanda geçen gerilim filmlerini severim” diyorsanız, Keeper’a bir şans verebilirsiniz. Ancak Osgood Perkins’ten “Longlegs” seviyesinde bir başyapıt veya zeka dolu bir korku filmi bekliyorsanız, salondan hayal kırıklığı ile ayrılmanız muhtemel.
Keeper, ne yazık ki potansiyelli bir yönetmenin ve harika bir oyuncu kadrosunun, zayıf bir senaryo kurbanı olduğu filmler kervanına katılıyor. 21 Kasım haftasında vizyona giren “Wicked” gibi dev prodüksiyonların gölgesinde kalması ve aldığı düşük puanlar, filmin gişe yolculuğunun kısa süreceğini işaret ediyor.
Meleksah.com Puanı: 4/10
En güncel film incelemeleri, vizyon takvimi ve oyuncu biyografileri için Meleksah.com’u takip etmeye devam edin!



